Anadolu’nun Antik Dönemi: Hititler, Frigler ve Pers İmparatorluğu
Anadolu’nun en eski kayıtlarında hayata ne zaman geçtiğini gösteriyor, ancak Anadolu’nun antik dönemindeki en büyük hükümdarlıkları için hatırladığımız Hititler, Frigler ve Pers İmparatorluğu. Her üç hükümdarlığın ayrı değerlendirmeleri ve tarihsel değerleri tam olarak anlaşılmamıştır.
Hititler
Hititler, orta Anadolu’nun bir yerinde şu anda ilk kez çağdaş dillerden en eski Doğu ve Orta Anadolu dil ailesine ait Proto-Anatolian geçen konuşan bir halk olarak ortaya çıktı. Tarihleri, M.Ö. 2.000 yıllarında, bu hitit hükümdarlığının anıtları ve mezar taşlarının ilk olarak çıkarıldığı döneme kadar uzanıyor.
frigler
Frigler, M.Ö. 7. yüzyılda batı Anadolu’da ayaklarını bastı. Önceleri Aramice konuşan ve M.Ö. 5. yüzyıl İsrail İmparatorluğu tarafından yönetilen muhafazakar bir halktı. Frigler, Hititler tarafından yönetilen orduya karşı başarılı bir güç oluşturdular ve sonuç olarak, onların gelişimi tarafından desteklenmeye başladı.
Pers İmparatorluğu
Pers İmparatorluğu, M.Ö. 5. yüzyılda Hititlerin yerini aldı. İmparatorluk her ne kadar daha eski Roma İmparatorluğundan biraz daha kısa sürmüş olsa da, oluşturulmuş kültürel mirasın günümüze kadar korunmuştur. Pers İmparatorluğu, çok yerleşimli ve dinlerin aktif biçimi bütünleştiği ve farklı halkların arasında süreklilikler kurduğu bir toplum yaratmıştır.
Anadolu’daki antik hükümranlıklar sayesinde, bugün birçok değerli varlığımız vardır:
-
- Hititler: Hititler M.Ö. 2.000 yıldan beri kalıcı olarak var olan hükümranlıklar oldu ve hitit mimarinin araştırmaları bazı Anadolu kentleri için hala açıklamaz.
-
- frigler: Frig kültürü, günümüzde Batı Anadolu’nun çok farklı özellikleri oluşturuldu. Frig yazı sistemi ve mitolojisi bugüne kadar koruma altına alındı.
-
- Pers İmparatorluğu:Günümüze kadar birçok değerli tarihi mirası vardır. İmparatorluk, çok kültürlü ve çok dindeki toplum yaşantısını yöneten seçmeli yönetim ve demokrasi yönetim yöntemlerini geliştirerek, çok kültürlü bir hükümdar olmuştur.
Günümüze kadar, Anadolu’nun antik dönem kayıtlarının geniş bir çalışma ortamı temsil ettiğini açıklamaktadır. Bu hükümranlıkların tarihsel uygarlık miraslarının günümüzde korunması önemlidir. Anadolu’nun antik döneminin en önemli toplulukları olan Hititler, Frigler ve Pers İmparatorluğu, binlerce yıl önce şimdiki günün Anadolu’sunda harikulade kültürler geliştirdi. Hititler; yaklaşık 1350 yılı aşmış ömrü boyunca, Anadolu’da yaşayan insanların en önemli dönemlerini oluşturdu. Mezopotamya tarafından bir tür alışveriş, ticaret ve diplomatik iş birliği olarak kabul gören Hitit İmparatorluğu, Hititlerin Avrupa ve Kafkasya’nın doğusuna antik dönemde meydana gelen birkaç büyük egemenliğin biraraya gelmesi anlamına geliyordu. Frigler ise yaklaşık 1.000 yıl önce allak bullak olmuştu. Hititlerin öncüsü olan bu ikinci kültür, MÖ 1700’den MÖ 1200’ye kadar egemen olmuştur. Anadolu’nun doğusunda üçüncü bir kültür olan Pers İmparatorluğu aynı zamanda Akdeniz kıyılarında Kuzey Afrika ve Orta Doğu’da da büyük egemenlikler oluşturmuştu. MÖ 600’de başlayan Pers ve Yunan hükümdarlıklarının gerilemesiyle beraber, Anadolu’nun İskenderiye’de Eski Mısır uygarlığının tesiri ile birlikte Roma İmparatorluğu da ortaya çıktı.
Anadolu’nun Antik Dönemi
Anadolu’nun antik dönemi, tarihin en eski ve en zengin medeniyetlerinden bazılarına ev sahipliği yapmıştır. Hititler, Lidyalılar, Frigler, Urartular ve İyonlar gibi pek çok önemli uygarlık, Anadolu topraklarında yaşamış ve bu bölgeyi kültürel ve ticari bir merkez haline getirmiştir. Tarihi M.Ö. 3000’li yıllara kadar uzanan Anadolu, hem Doğu hem Batı uygarlıkları arasında bir köprü görevi üstlenmiştir.
Bu dönemde Anadolu’da pek çok gelişmiş şehir ve krallık ortaya çıkmıştır. Hitit İmparatorluğu, başkenti Hattuşa ile M.Ö. 17. yüzyılda büyük bir güç haline gelmiş, tarihteki ilk yazılı antlaşma olan Kadeş Antlaşması‘nı yaparak siyasi açıdan önemli bir yere sahip olmuştur. Lidyalılar, Batı Anadolu’da yaşamış ve tarihteki ilk parayı kullanarak ticarette devrim yaratmışlardır. Frigler ise başkenti Gordion olan büyük bir uygarlık kurmuş ve Kral Midas ile ünlü olmuşlardır.
Anadolu’nun kıyı bölgelerinde ise İyonlar gibi denizci medeniyetler, sanat ve felsefede büyük ilerlemeler kaydetmişlerdir. Anadolu, bu dönemde sadece kültürel zenginlikleriyle değil, stratejik konumu nedeniyle de büyük orduların ve imparatorlukların savaş alanı olmuştur. Ayrıca, Antik Yunan ve Roma İmparatorluğu gibi büyük medeniyetler de bu toprakları etkilemiştir.
Bütün bu süreçler, Anadolu’nun antik dönemi çok kapsamlı olmasına rağmen, ne Hitit ne de Frigler Anadolu’nun bir parçası haline gelmeden ortadan kayboldu. Ancak, bu kültürlerin Osmalı İmparatorluğu ve bugünün Türkiye Cumhuriyeti’nin ortaya çıkışına büyük katkıları vardır. Başta Hitit kavramı olmak üzere onlardan birçok külteren, düşüncelerden, gelenek ve göreneklerden, dinlerden ve hatta dilsel ögelerden Anadolu’da bu güne kadar taşındı. Yani, bu antik kültürler üzerinden, Anadolu tarihinin özünü açıkça görebiliyoruz.
Bu nedenle, Anadolu’nun antik döneminde Hititler, Frigler ve Pers İmparatorluğu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hayranlık uyandıran yüce kültürlerdendir. Günümüz Türkleri, Hititler ve Frigler arasındaki tarihi bağının anlaşılmasının yanı sıra, Pers İmparatorluğunun Orta Doğu ve Akdeniz’e olan etkisine de saygı göstermektedir. Bu kültürlerin tarih öncesinden günümüze taşınmış olan belleği, bugün Anadolu’da yaşayanlar için hayati önem taşımaktadır.